İnsan sessiz kal diktasını veren, gücünü pilden aldan bir tansiyon aletini dinliyor da, kalbine iyi bak diyen kitabı dinlemiyor.
BİR OLAMAMA KÜLTÜR VE BİRİKİMİ

Öfkenin zıttı bir olmaktır, diri kalmaktır. Tıpkı cenaze evini boş bırakmamak, asker uğurlaması yapmak, şampiyonluk kutlamak gibi. Nereden bakarsan bak, bir olmayı becer de istersen sonra yine öfkelenirsin. Bir kalmak için illa iyi gün gerekmez. Şimdi aha havalanmış bir taş geliyor, yolunu yapıyorum, kıvama getiriyorum bir nevi. İlla kazanmak gerekmez canım, kaybedeni de alkışlamak lazım yani. Velev ki kaybettik, yine de kızmamak lazım hem.

Efendim bizim milli takımın renklerini anayasaya yazıp, uyulmadığında da cezayı yapıştırmak lazım. Arkadaşım kırmızı beyaz işte nedir bu şahsi takım inadı? Bir gün o formayla maça gitmek için dünya şampiyonu olmuş olmak farz değil, şimdi de serbest. Üstelik maça gidiyorsun hem de Türkiye diye bağırmaya. Koskoca futbol camiasındaki abilerimiz bunu çözemedi de ben kim oluyorum ki? Benim amacım başka, konuya futboldan giriyorum ki heyecan artsın, ilgi olsun hele bir. Sonra gerekeni konuşuruz nasılsa. Bizi en çok beraber kılan konu futbol iken bunda bile bir olmayı beceremiyoruz anlayacağınız. Başka konuyla örnek vermeye gerek var mı? Bence yok. Haydi şimdi TV meditasyonuna devam. Ommmm… Uyuyalım bakalım, uyuşalım, kürleri yapıp güzelleşelim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder